Başlıkta Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'ne yazıyor; ama aslında kim okursa ona yazıyorum. Artık okuyanlardan ilgili birime sesimizi duyurabilecek, sözünü dinletebilecek kim varsa görev ona düşüyor.
Satış masasında duran görevliye kaç kişinin kitapçıklardan satın aldığını sordum. Bu akşam, Rusalka'nın ikinci temsilinde 35 adet satılmış, Rusalka prömiyerinde ise 75 adet satılmış. (Aslında prömiyere bilet almıştım; ama aynı akşam Fenerbahçe-Galatasaray maçı olduğu için bileti bugüne aktarmıştım.) Düşünün prömiyerde bile 600 kişilik salondan 75 kişi eser kitapçığından alıyor. Bu kitapçık ki kimi zaman seyircinin esere tam anlamıyla hakim olabilmesi için olmazsa olmaz nitelikte. Büyük ihtimalle seyircilerin çoğu konservatuvar mezunu değildir, eser konusunda çok derin bir altyapıya sahip olmamaları da kuvvetle muhtemel... ama kitapçığı alan yok.
Öğrendiğim kadarıyla kitapçıkların maliyeti zaten çok yüksekmiş. Olabilir; sayfa kalitesi harika, örneklemem gerekirse pahalı kadın ve tasarım dergilerinin sayfa kalitesi ile aynı. Ancak insan düşünmeden edemiyor, hem nitelik hem nicelik anlamında bu derece kaliteli bir çalışma halka ulaşmıyorsa anlamlı mı?
Muhtemelen şöyle bir durumla karşı karşıyayız: Kitapçık az miktarda basıldığı için maliyeti pahalıya çıkıyor; çünkü pahalı olduğu için alan yok. Yani bir kısırdöngü. Acaba kaliteden biraz ödün verilerek fiyat yarıya düşürülebilir ve talep artışıyla birlikte daha yüksek meblağ bastırılıp maliyeti ucuzlatılabilir mi?
Önemsiz bir konu gibi görülebilir; bence çok önemli. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'nün dikkatine.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder